Muğla Tarihi Yerler

Muğla tarih boyunca pek çok uygarlığa ev sahipliği yapmış, doğa ve kültür harikası bir il. Antik dönemden günümüze kadar barındırdığı onlarca güzellikle yerli ve yabancı pek çok insan tarafından ziyaret edilir. Geçmişi 6.000 yıl öncesine dayanan Muğla'da pek çok uygarlık hüküm sürmüştür. Peki Muğladaki tarihi yerler hakkında ne biliyorsunuz? Gelin, Muğlada gezilecek tarihi yerlere birlikte göz atalım.

Knidos Antik Kenti

 Muğla'da görülmesi gereken antik kentlerin başında Knidos Antik Kenti gelir. Peki, Knidos Antik Kenti nerede yer alır? Geçmişi M.Ö. 13. yüzyıla kadar giden Kinidos Antik Kenti, Muğla'nın Datça ilçesinde yer alır. M.Ö. 4. yüzyılda dönemin önemli dini merkezlerinden kabul edilen Knidos'da,  yaklaşık 8000 kişilik amfi tiyatro, Demeter Mabedi, Knidos Feneri ve güneş saati oldukça önemli yapılardır. Açık hava müzesi olan Knidos Antik Kenti, yuvarlak ve köşeli surlarla çevrili bir kenttir. Günümüzde bu sur kalıntıları hala görülebilir. Surların dış bölgesinde yaklaşık 7 km'lik bir alana yayılmış nekropol yani mezar alanı bulunur. 70 km uzunluğa sahip Datça Yarımadası'nın en uç kısmında bulunan Knidos Antik Kenti M.Ö. 4. yüzyılda Romalıların bölgeye yerleşmesiyle birlikte klasik ve arkaik tarzda eserlere de ev sahipliği yapmıştır. Knidos Antik Kenti'ne kara yolu ile ulaşım olduğu gibi yazın tekne turlarıyla da ulaşabilirsiniz. Knidos Antik Kenti'ne bir gezi yapmayı planlıyorsanız Datça'da villa kiralama seçeneğini düşünebilirsiniz. Böylelikle hem Datça'nın tarihi hem doğal güzelliklerinin keyfini rahat bir şekilde sürebilirsiniz. 

 Hemithea Tapınağı

Muğla'daki tarihi yapıları tapınaksız düşünmek elbette ki imkansız. Muğla'nın Hisarönü köyünde yer alan Hemithea Tapınağı'da bu yapılar arasında en bilinenlerden. Denizden 275 m yükseklikte konumlanan tapınağın diğer adı Molpedia Tapınağı'dır. 1886 yılında İngiliz Amiral Spratt tarafından keşfedilen Hemithea Tapınağı Castabus Antik Kenti'nin simgesel yapısıdır. Castabus ismi Anadolu'nun yerli halklarından olan Luvilere ait bir isimdir. Tarihi kayıtlara göre Apollon tarafından bölgeye getirilen şarkıcı Molpedia'ya tapıldığı ve yarı tanrıça anlamına gelen Hemithea isminin bundan dolayı verildiği belirtilmiştir. Mitolojiye göre Hemithea insanların rüyalarına girerek onlara ilahi melodiler fısıldar ve böylece hastalara şifa olur. Bu yüzden o dönemde Hemithea isminin yarı tanrıça sayılan kişilere verildiği sıklıkla rastlanan bir durumdur. Marmaris'te bulunan Hemithea Tapınağı'ndan günümüze antik tiyatro kalıntısı ve bazı sütunların parçaları kalmıştır. 

 Eski Datça

Datça şehir merkezine 2,5 km mesafede bulunan Eski Datça oldukça büyüleyici bir yer. Muğla'ya gelip Eski Datça'ya uğramadan dönmeyin desek hiç abartmış olmayız. Datça Merkezden minibüsle ulaşabileceğiniz gibi yürüyerek ve kendi aracınızla da ulaşabilirsiniz. Eski Datça'ya gittiğinizde sizi sıcacık gülümseyen insanlar, rengarenk kafeler ve eski dokusunu koruyan tarihi evler karşılar. Daracık sokaklarında satılan yöresel köy ürünleri ve hediyelik eşyalar da yöreye bir başka güzellik katar. Can Yücel Eski Datça'nın güzelliğinden o kadar etkilenmiştir ki burası için şiirler bile yazmıştır. Eski Datça da gezilecek yerler nereler? diye sorarsanız Bencik Koyu akla ilk gelen yerdir. Oldukça bakir olan bu koyda yüzebilir ve kumsalın tadını çıkarabilirsiniz. Ayrıca Palamütbükü, Kargı Koyu ve narenciye bahçeleriyle dolu sokaklarını keşfetmek için Eski Datça'ya muhakkak uğramalısınız. 

Kaunos Antik Kenti

Antik çağda ticaret kenti ve limanlarının başında gelen Kaunos Antik Kenti, Unesco Dünya Mirası Geçici Listesi'nde yer alır. Miletos'un oğlu Kaunos tarafından kurulan antik kent bu isimle anılır. Heredot'a göre Kaunos Karialıların yaşadığı yerdi ve ağzı kapanabilen bir limana sahipti. Zamanla liman ağzının alüvyonlarla dolması sebebiyle bu özelliğini yitirmiştir. Muğla'nın Köyceğiz ilçesinde yer alan Kaunos Antik Kenti barındırdığı kaya mezarları, tiyatro yapısı, agora, bazilika ve Demeter Tapınağı ile komple bir şehir havası verir. Yüksek dağların içine oyulan kaya mezarları ise Dalyan'dan bile rahatlıkla görülebilir.  M.Ö. 4. yüzyılda yapılan kaya mezarları yüksek rütbeden insanlara ait olan mezarlardır. Uzun yıllar sıtma hastalığıyla mücadele eden bölge halkı diğer millet tarafından "yeşil benizli insanlar" olarak bilinirler.  

Zeus Karios Tapınağı

 Muğla'nın Milas ilçesinde bulunan Zeus Karios Tapınağı, oldukça iyi korunmuş yapısıyla dikkat çeker. M.S. 2. yüzyılda inşa edilen tapınak imparator Hadrianus döneminde yapılmıştır. 17 adet sütundan günümüze 16 tanesi kirişleriyle beraber sağlam bir şekilde ulaşmıştır. Sütunların üzerindeki yazılardan elde edilen bilgilere göre adak sütun olarak tasarlanan tapınak dönemin ünlü kişileri tarafından yaptırılmış. Bölge gezmek için oldukça elverişli olup ulaşım açısından kolay bir yerde yer alır. Özellikle tarihi yapılara meraklı kişiler Zeus Karios Tapınağı'nı muhakkak gezi listelerine eklemeliler. 

Physkos Antik Kenti

Muğla'nın Marmaris ilçesinde bulanan Physkos Antik Kenti, Evliya Çelebi Seyahatnamesi'nde de geçen Reşadiye Yarımadası'nın antik dönemdeki adıdır. Physkos antik kentinden günümüze ulaşan kalıntılar Asartepe denilen bölgede bulunur. Antik Karia bölgesi kentlerinden birisi olan Physkos limana komşu bir kenttir. Günümüze sadece sur duvarları ulaşan kentin diğer kalıntıları sahil bölgesinden taşınarak korunma altına alınmıştır. 

Hippokome Antik Kenti

Dalaman ilçe merkezine 30 km uzaklıkta bulanan Çöğmen Köyü'nde yer alır. Hippokome Antik Kenti Karya dilinde "At Şehri" anlamına gelir. Dalaman'ın güneydoğusunda tepede bulunan kentte 6 tane kaya mezarı dikkat çeker. Kepezbaşı denilen bölgede ise Roma ve Bizans dönemine ait kalıntılar sizi karşılar. Hippokome Antik Kenti'ne özel araçlarla rahatlıkla ulaşabilirsiniz. Giriş için herhangi bir ücret alınmaz ve haftanın tüm günleri açıktır. 

Amintas Kaya Mezarları

Amintas Kaya Mezarları Muğla Fethiye'de bulunan ve Likya döneminden kalma eserlerdir. Telmessos Antik Kenti'nde bulanan Amintas Kaya Mezarları, şehrin güney tarafında yer alan dağ eteklerine inşa edilmiştir. M.Ö. 350 yılında inşa edilen kaya mezarlarında Yunanca ibareler bulunur. Mezarların iç cephesi oldukça geniştir. 

 Bodrum Antik Tiyatro

Halikarnassos Antik Kenti'nin kuzeyinde yer alan nekropol bölgesi Göktepe'nin güney yamacında krurulmuş klasik dönem tiyatro yapısıdır. Klasik çağda inşa edilen tiyatroların tipik özelliğini taşır ve üç ana bölüme de sahiptir. M.Ö. 4. yüzyıla tarihlenen yapı günümüze iyi korunarak ulaşmıştır. Tiyatronun ilk bölümünü oluşturan oturma alanı yakşalık 10.000 kişilik bir kapasiteye sahiptir. İkinci bölümü olan orkestra bölümü ise yarım daire şeklinde tasarlanmıştır. Akustiği son derece iyi olan tiyatroda mikrofonsuz çıplak sesle bile tüm izleyiciler sesi duyabilir. Üçüncü bölüm olan sahne ise at nalı şeklinde ve tiyatronun güney kısmında yapılmıştır. İki katlı inşa eidlen sahne kısmının orkestraya bakan bölümü podyum şeklindedir. Günümüzde çeşitli konserler ve etkinlikler için hala kullanılmaktadır. Yolunuz Bodrum'a düşerse Bodrum Antik Tiyatro'yu ziyaret edin, mümkünse bir konsere katılın.

Özellikle Bodrum'da uzun süre vakit  geçirecekseniz Muğla villa kiralama seçeneğini düşünebilirsiniz. Size ve ailenize en uygun büyüklükteki villaları rahatlıkla bulabilirsiniz. Havuzlu, bahçeli ve çok odalı villalarda ister kalabalık arkadaş grupları isterseniz de ailenizle birlikte konaklayabilirsiniz. Şehrin ve tatilin tadını çıkarırken sizlere ev rahatlığı sunan villalarda keyifli ve uygun fırsatlarla dolu bir tatil deneyimi yaşayabilirsiniz. Muğla'nın tarihi ve turistik yerleri o kadar çok ki merkezi lokasyonda kiralayacağınız bir villa ile tüm şehri keşfetme imkanı yakalayabilirsiniz.

Yediler Manastırı

Muğla'nın Milas ilçesinde bulunan Yediler Manastırı, Beşparmak Dağları (Latmos) eteklerine yayılmış oldukça büyük bir yerde bulunur. Hz. İsa'nın yaşamından çeşitli sahnelerin yer aldığı freskleriyle dikkat çeken manastırın 7. yüzyılda inşa edildiği söyleniyor. Anlatılanlara göre Sina bölgesi ve Mısır'dan kaçan rahipler buraya gelerek Yediler Manastırı'nı inşa etmişler. Burada inzivaya çekilen rahipler sadece zeytin yiyerek ve Latmos dağı eteklerinden gelen suyu içerek yıllarca burada yaşamışlar. Bölgede yer alan Yediler Manastırı'na eklenen ek yapılar incelendiğinde geç dönem Bizans mimari anlayışı oldukça baskındır. Manastırdaki fresklerde Lazarus'un doğuşu, Hz. İsa'nın çarmıha gerilişi ve Anastasis sahnelerinden figürler yer alıyor. Yediler Manastırı'na ulaşmak için bölgeye konulan işaret levhalarını takip edebilirsiniz. Köylerden başlayan yolculuk yaklaşık 3 km sonunda sizi manastırın olduğu bölgeye götürür. Manastırın gözlerden uzak ve devasa kayalar üzerine oturtularak yapılması günümüze kadar korunakarak gelmesini sağlamıştır.  Kalıntıları ve izleri günümüze kadar ulaşmış 7 farklı manastır olduğu için bölgenin geneli Yediler Manastırı olarak adlandırılıyor. Özellikle güneş ışınlarının çok dik olmadığı ve nispeten havanın daha serin olduğu günlerde bu manastır bölgesini ziyaret edebilirsiniz. 

Bodrum Kalesi

Muğla'nın Bodrum ilçesinde yer alan Bodrum Kalesi 1402 yılında inşa edilmiş bir yapıdır.  St. Jean Şövalyeleri tarafından Aziz Peter Kalesi olarak inşa eidlen yapı Bodrum'un simgesidir. 1960 yılında Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi'ne dönüştürülen yapıda birden fazla milletin katkısı vardır. 1406 yılında şapeli, 1413 yılında İngiliz Kalesi ve 1437 yılında da kalenin duvarlarının yapımı tamamlanmıştır. Kale, Fransız, Alman, İngiliz ve İtalyanlar tarafından ortak olarak yapılmıştır. 19. yüzyılda gözden düşen kaledeki eserler ve rölyefler sergilenmesi için British Museum'a gönderilmiştir. Birinci Dünya Savaşı'nda Fransız gemisinden yapılan top atışı sonrası bir minaresi yıkılmıştır. Kalenin hakimiyeti daha sonra İtalyanlara geçse de 1921 yılında İtalyanlar da kaleyi terk etmişlerdir. Yaklaşık 40 yıl boş kalan kale 1960 yılında müzeye dönüştürülmüştür. Günümüzde Muğlanın tarihi ve turistik yerleri denildiği zaman akla ilk gelen yerlerinden birisi de Bodrum Kalesi'dir.